Lilypie Second Birthday tickers

Lilypie Third Birthday tickers

23 Kasım 2011 Çarşamba

Kitaplar Kitaplar

Ataberk doğduğunda ilk günler onu anlamaya çalışmakla geçti.Ama istediği açıktı çok uğraşmaya gerek yoktu.Yemeeek,yemeeek,yemeeek ve güven bir de altının ıslak olmaması.Bir süre sonra buna alışıp işler bir rutine girdiğinde yaklaşık dört ay aramız iyi oldu Ataberk'le.Sonraki dönemde ek gıda vardı.Bu dönem zorlu oldu çeşitli denemeler, azıcık yiyor diye üzülmeler, aman en sağlıklısı neyse onu verelim diye didinmeler, yemek aralıkları kaçar saat olsun aman saatini aksatmayalım diye çabalar ve sonunda mutlu sona ulaştık yiyeceklere alıştırdık, her tadı tattırmaya çalışıyoruz hayat daha kolay derken kendimizi farklı bir macerayla karşı karşıya bulduk.10 aylık maceramızın büyük kısımını yemek oluşturmuş.O zaman zorlu ve bunaltıcı olan yemek yedirme işi şimdi düşünüyorum sorun değilmiş.Tek hedef,tek amaç ya bu yemekler yenecek ya da bu yemekler yenecekmiş.
Peki ne değişti de ben bu yazıyı yazmaya başladım.Ataberk bebeklikten yavaş yavaş çocukluğa geçmeye çalışıyor gibi.Şöyle ki dil gelişimi hızlanmaya başladı ufak tefek kelimeleri söylüyor."mam","enne","del","dede","bab".İşaretlerle isteğini belirtiyor örneğin su istiyor ( henüz su diyemiyor) benim bacağıma vurup başıyla suyu işaret ediyor.Bir şeyi istediğinde örneğin banyoya girdin ve kapıyı kapadın o dışarıda kaldı yalan bir ağlama tutturuyor.Oyuncakları daha amacına yönelik oynuyor.Alkış yapabiliyor,gel gel yapıyor,yumruk şeklinde elini sallıyor,iki cismi birbirine vuruyor.Ve daha pek çok şeyi yavaş yavaş yapmaya başladı.Artık sadece yemek değil önemli olan.
Durum böyle olunca ben de Ataberk artık kitaplarla daha çok kaynaşsın istedim.Ataberk'e 4. ayından beri geceleri yatmadan önce kitap okuyorum.Ama tek bir kitabımız vardı.Yenilerini aldık.İlk kitabımız "Aç Tırtıl" bir dolap kitap sayesinde tanıştık bu obur tırtılla.Ve oğlum bu obur tırtıla bayıldı.Şu an o obur tırtılın tam olarak ne yaptığını anlamasada tırtılken son sayfada güzel hareketli bir kelebeğe dönüşmesi ilgisini çekti.Hareketli diyorum çünkü biz her defasında tırtıl kelebek olduğunda kitabın sayfalarını aşağı yukarı sallayarak kelebeğimizi uçuruyoruz.Çocuklarını kitapla tanıştırmak isteyen annelere tavsiye edebilirim.Ancak yaş seviyesi biraz daha yukarıda ama olsun minik tırtılla bir an önce çocuklarımızı tanıştırmak da fena olmaz.

30 Ekim 2011 Pazar

"Nerde Hareket Orda Bereket" mi?

Ataberk 7. ayında emeklemeye başladı.8.ayında ayağa kalkma çalışmları yaptı şimdi 9 aylık ve rahatlıkla ayağa kalkıyor.Bu aralarda adım atma çalışmaları yapıyor.Sürekli hareket halinde hem emekleyerek hem de ayakta bir yerlere tutunarak.Bu hareket Ataberk için çok güzel çok keyifli çünkü keşifte benim tatlım oğlum.Hareket var bereket var mı bilemiyorum :) Ataberk kah bir çekmece açıp içindekileri boşaltıyor ya da parmağını sıkıştırıyor kah bir prize parmağını sokmaya çalışıyor.O keşiflerini yapıp kendine göre yabani ,bize göre modern dünyayı tanımaya çalışırken  onun sahip olduğu enerjinin binde birine sahip olan Ataberk'in annesi de aynı tempoda koşuşturuyor oğluşunun peşinden.Ve doğal olarak Ataberk'e yetişemiyor.Bu hareket ne zaman normale döner ne zaman berekete döner beklemedeyim.Küçük kaşifim tatlım oğlum evimizin her eşyasını ayrı ayrı inceliyor nasıl mı?

Niye Uyumazsın Be Tumbil?

Eşimin ailesi Bulgaristan göçmeni.Büyük büyük dedeleri gelmiş Bulgaristandan ama yine de yemekleri olsun bazı örf adetler olsun unutulmamış ailelerinde hala devam ettiriliyor.Tumbil'in hikayeleri de Bulgaristan'dan eşimin büyük büyük dedesiyle birlikte torunlarına kadar gelmiş.En küçük torun olan oğlum Ataberk'te bu masallardan nasibini alıyor eşim sayesinde.
Evden kaçan Tumbil tek gözü olan devle karşılaşır.tek gözlü dev Tumbili uyutup yeme niyetindedir.Ama bizim Tumbil bunu farkeder ve uyumaz.İşte o zaman bu cümle ortaya çıkar "Niye uyumazsın be Tumbil?" Tumbil'in ise cevabı şöyle olur "Annem bana uyumadan önce börekler açar ben onu yer öyle uyurdum" der.Bu uzun konuşma uzun süre devam eder.Niye uyumazsın be Tumbil sorusuna Tumbil her defasında annesinin yaptığı şeyleri söyleyerek cevap verir.Sonunda tek gözlü dev anlar ki Tumbil onu oyalamaktadır.Hemen Tumbil'i bir çuvala koyar ve fırının içine atar.Kahramanımız Tumbil yine ne yapar eder çuvaldan çıkar.Çuvalın içine tek gözlüdevin "malağını" koyar.Tek gözlü dev bu arada fırını ateşlemiştir ve ateşten yanmaya başlayan "malak" sesler çıkarır.Tek gözlü devimiz Tumbil'e "İşte böyle ateş insanı bizim malak gibi bağırtır" der.Sonunda Tumbilcik annesine kavuşur.Eşim son kısmını çok net hatırlayamıyor.Zaman zaman kötü sahnelere tanık olunsa da güzel bir masaldır Tumbil.
Biz bu masalın en çok "sen niye uyumazsın be Tumbil" cümlesini kullanıyoruz Ataberk'e.Annesi her şeyi hergün yapıyor ama bazı günler bizim Tumbil bir türlü memnun olmuyor.

İlk Yazı

Bu blogu yapmak sürekli aklımda olmasına rağmen sürekli erteledim.Sonunda tatlım oğlum Ataberk'im 9 aylık olduğunda neyi bekliyorum dedim ve yazmaya başladım.Umarım sürekliliği olan bir blog olur.Çünkü daha önce birkaç tane daha blog yapmışlığım var ve onları yarıda bırakmışlığımda...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...